Bilim Kurgu Kartvizitleri

Gimp'i açıp yeni kartvizitler yapasım geldi. Kimler için yapmalı?

Aklıma gelenler;

• Saul Tigh
• Kara Thrace
• Arthur Dent
• Mustapha Mond
• Rick Deckard

Yorumlara bırakınız lütfen önerileri.

That's what's going on!

I am not out of faith. But I am indeed wide awake, and I can see the perfect sky is torn.

RIP Ronnie James Dio

Bugün Ronnie James Dio kansere yenik düştü. Daha 2 hafta öncesine kadar Sonisphere Festivali'nde özel konuk olarak geçiyordu Black Sabbath'tan arkadaşları ile beraber.

Bilmeyenler için bu adam Elf, Rainbow, Black Sabbath gibi gruplarda frontmanlik yapmış bir vokalist. Canlı canlı da izlemiştik 2003 yılında Maslak'ta kendisini muhteşem bir gece'de. "Dünya iyisi bir insan" olduğunu söylerler hep, tanımasam da adamın hangi fotoğrafını görsem sevinirim ve mutlu olurum. En azındna olurdum.

18 Haziran 2000 günü ÖSS'den çıktım. Eve geldim. Tek bir şarkıyı loopa alıp 1 saat boyunca son ses dinlediğimi hatırlıyorum. Zaten sonrasında da gündüz vakti Sıraselviler'deki Köprüaltı Kemancı'ya gidip içmiştik MEF Özel Sınıftaki diğer ÖSS gençleri ile.

Eğer tanımamışsanız, bilin istedim; bu adam candır cansız da olsa.

Sessizliğin Sebebi:Uzaktaydım, Çok Uzak bir Galaksi'de!

Galaksi aynı olsa da 12 saat uçulan her yer bana yeni bir dünya gibi geliyor. Özellikle doğal güzellikleri etkileyici yerlerse bu aralar. Kore'deydim son 2 haftadır, bu sebepten pek bir şey yazma şansım olmadı. Toplamda 3 aydan uzun bir süre geçirdiğim bu kırmızı ülkeyi seviyorum ama konumuz bu değil. Konumuz akşamdna kalma uyandığım pazar günleri izleyerek geçirdiğim muhteşem film kritikleri.

RedLetterMedia'nın hastasıyım. Süper pazar günleri geçirdim sayesinde. Oldukça rahatsız bir amca da izlenebilirliği epey yukarılarda. Phantom Menace, Attack of the Clones, ve Avatar krıtiklerinin ilk bölümleri aşağıda. Devamını da YouTube'den getirirseniz beğenirseniz.

Geçmişten Dönüşte Cama Çarpanlar

Ray Kurzweil'ın İngilizce kitaplarını Amazon.de adresinde bulamamanın siniri ile Ray'in sayfasında dolaşıyordum. Bazı makalelerin Wikipedia'da referanslandığını farkettim. Bunlar Cuma günü ofisteyken oluyor bu arada [Pazar günleri Starbucks'a gidip çalıştığım için cuma öğleden sonra ofiste bilim-gerçek (sci-ture: evet ben uydurdum şimdi) okumanın bir sakıncasını görmüyorum]. Bir grup arkadaş oturup Wikipedia'ya önemli futurist'lerin tahminlerinden oluşan bir derleme katmışlar. Hemen print aldım ben de haftasonu rahat rahat okurum açıkhavada diye.

Okuyup, not aldığım kısımları evde biraz daha eşeledim. Sıra geldi bilginin paylaşılarak büyümese de, tartışılarak renklenen bir şey olmasına; tartışmak için önce de paylaşmak gerekiyor. İşte şimdi o noktadayız.

2030lar: Robotlar insanların basit işlerini (ev işi, ağır işçilik, tek düze mekanik fonksiyonlar) yapıyor olacak büyük bir çoğunlukla. Japonlar AgRobot'u (tarım işçisi robot) çok daha önce yaygınlaştırmış olacak.

Bana düşündürdükleri; Bu ortamda eğitim seviyesi düşük olan biri için yapacak çok bir şey yok gibi duruyor. Diğer yandan eğitimin günümüze oranla çok daha ucuz, daha da önelisi erişilebilir olması gerekir diye düşünüyorum İnternet sayesinde.

2025: Medikal:Organ ve Uzuv Rejenerasyonu. (Sanırım bunun genel bir uygulama olması bir 15-20 yıl daha alır ama 2025 üzerinden) 

Bunu okuyunca aklıma daha çok bilgisayar oyunları, filmler filan geliyordu ki bir Google aramasında az önce şununla karşılaştım;

Scientists study worm regeneration

University of Nottingham photo of a Planarian worm'sl brain, which can be regenerated

Scientists announced they have discovered the gene that allows a worm to regenerate its own body parts after they are amputated.

Haber perşembe gününden!(22.04.2010) Star Trek filmlerinin birinde 1980'lerin sonunda ABD'ye gelen tayfamız böbreklri çalışmayan bir kadına bir hap vererek yeniden böbrekleri çıkmasını sağlıyorlardı. Bilimkurgu'nun gelecekle iç-içe olanını severim zaten!

Bir de dünya nüfusu tahminleri var ki Birleşmiş Milletlerin;

2013 - 7 Milyar

2028 - 8 Milyar

2054 - 9 Milyar

2183(!) - 10 Milyar

Adamların raporu var ama açıp okumaya korkuyorum 2050 ve 2130 arasında neler olacağını tahmin ettiklerini öğrenmekten!

Ray Kurzweil ile başladım; bilenler bilir, bu adam Strong AI'cıdır, aynen benim gibi. Ama adamın tahminleirni ben bile ekstrem buluyorum bazen. Sanırım şimdi bu konuya girecek olursam çıkmam imkansız olacak. Konuyu tatlı tatlı Arthur C. Clarke "2025'te hayvanat bahçesinde dinozor görürüz diyor" diyerek bitiriyorum. [Evet, Jurassic Park'tan ders almıyormuşuz.]

Bir Therapy? Yazısı

Erdem Çapar blogunda gene Therapy? ile ilgili bir yazı yayınlamış. Zaten olasılık teorisine göre bu blogdaki her iki yazıdan biri Therapy? ile ilgili olmalı gibi bir durum var. ^-^

En sevdiğim T? albümünün kendi çerçevesinden ufak bir yorumunu yapmış. Buradan yakınız.

Therapy?'nin en depresif şarkılarından "A Moment of Clarity" de bu albümdedir. Arzulananın çok dehşet bir betimlemesi de vardır bu şarkıda;

I thought of you tonight in silent seething heat
through charred and damned desire, dark eros killing me
your lips like bruised vulva, your ass like jesus feet
worth kissing, worth kissing

One of the Geek Romance Peak Points in the Movie Industry Becomes a Cool Apparel

This is also pretty much why Han Solo is a cool guy.

Neon Genesis dünyasından: "Eva vs Angel" ve "Eva Angel"

Merve'nin linki sayesinde AnimeFreak diye bir site keşfetmemle en baştan Neon Genesis Evangelion'a başladım. Buraya da güzel bir sahne olması açısından Eva - Angel kapışmasından bir görüntü eklemek istedim. Google Image Search'te bir arama yaparak kolayca ulaşırım diye düşünmüştüm. Ama yanılıyormuşum.

Scrubs'dan bir Dr.Cox alıntısı ile duruma girizgah yapayım;

Eğer internete porno yasağı gelseydi tüm dünyada sadece bir tane websitesi kalırdı geriye insanların sıkça girdiği; o sitenin adı da éBrink back Porn" olurdu.

Bugün ne öğrendim; kendimi nasıl geliştirdim gibi bir soru sorarsam uyumadan önce, artık şu cevabı verebilirim; Evan Angel isimli bir porno yıldızı varmış!

Google resim aramasında kendisinin buraya koyabileceğim ender resimlerinden birini paylaşayım dedim o kadar değinmişken. Hangisi olduğunu söylememe gerek yok sanırım.

Aslında Eva - Angel kapışmasına ait bir resim koymak istememin sebebi şu aşağıdaki gravüre de yer verek istememdi. İshak'ın oğlu Yakub'un hem Musevi'lerin hem de Hristiyanların inandığı Melek'le dövüşmesine olan referans animè'deki ve sonra zate olayların Cudeo-Hristiyanizm çevresinde dönmesi.. Lost'u da insanlara sardıran sebeplerden biri aynı öğrelere referans içermesi diye düşünüyorum. [Gravür Gustave Dore'nin]

Son olarak da sahne olmasa da kapışmayı resmeden bir şey bulmayı başardığımı kanıtlayayım;

T.S. Eliot'dan "Bu Hafta Tapın"'a

İnternet çok fantastik bir şey. Google Books'un hizmeti sayesinde Life dergisinin eski sayılarını okuyordum. 1965 Ocak sayısındaydım; T.S. Eliot'ın ölümü üzerine neler yaılmış diye merak içinde bakınıyordum. Derken şu ilanı gördüm.

Günümüz şartlarında bakınca oldukça uçuk geliyor, ama aslında Amerika için halen gayet doğal bir reklam bu. Bu da kendi başına bir yazı konusu ama olsun. İlginç geldiği için paylaşayım dedim.

Ne diyorduk; T.S. Eliot.

What the Thunder Said'den bir bölüm

A woman drew her long black hair out tight
And fiddled whisper music on those strings
And bats with baby faces in the violet light
Whistled, and beat their wings
And crawled head downward down a blackened wall
And upside down in air were towers
Tolling reminiscent bells, that kept the hours
And voices singing out of empty cisterns and exhausted wells.

Ashes over London

From my twitter;
Sky's ash-blue today.Some say it looks romantic, some claim it's toxic.put those people in a room together; they are just describing love :)


From Stephen Colbert's;
Europe's travel crisis could be solved if we just appease the volcano and toss in a virgin - exec. Richard Branson, take one for the team


Richard Branson is a billionaire, and owner of the brand Virgin.

Cyberspace

Cyberspace lafını ilk kez William Gibson kullanmış. Yani kendisi türetmiş bu kelimeyi. Burning Chrome isimli hikaye ise ilk kez basılı olarak kulanışı.

Bugün bunu öğrendim. Bir de bütün akşam Muddy Waters dinledim. Oh, Louisiana Blues!

"Gay Fish" ve beraber çocuk büyüten Homoseksüel Penguenler

Bugün işten gelince bir Bitburger eşliğinde SouthPark izlemeye karar verdim. Daha önce izlemiş de olsam sırf aşağıdaki şarkı için tekrar izlemeye karar verdim.



Aklıma buradan gay hayvanlar konusu geldi. Balıkların arasında bile homoseksüeller olduğunu öğrendiğimde şaşırdım; daha çok memelilere özgü bir şey sanıyordum. Oradan da Nip/Tuck tarzı bir ilişki örneği sunan NYC Hayvanat Bahçesi Penguenlerine zıpladım;

Roy and Silo are Chinstrap Penguins who were a male-male pair in New York City's Central Park Zoo.^[1]

The pair were observed trying to hatch a rock as if it were an egg. When the zoo staff realized that Roy and Silo were both male, it occurred to them to give them the second egg of a mixed-gender penguin couple, a couple which previously had been unable to successfully hatch two eggs at a time. Roy and Silo hatched and raised the healthy young chick, a female named "Tango" by keepers. Their story is the basis for the children's book, And Tango Makes Three, by Justin Richardson andPeter Parnell and illustrated by Henry Cole.

When she reached breeding age, Tango paired with another female penguin called Tanuzi.^[2] As of 2005, the two had paired for two mating seasons.

In 2005, Roy and Silo separated, after some six years of paired behavior, with Roy remaining single. Silo found another partner, a female called Scrappy,^[2] but became single again in 2006

Bu arada en başta değindiğim Bitburger bir hamburger çeşidi değil (korkunç bir düşünce bit-burger); Bitburg'un ünlü birası. Geçen sene bu zamanlarda Kaya ile Mosel turunu yaparken Nürburgring'i tabelada görüp "hadi gidelim" dediğimizde yanından geçmiştik aslında fabrikasının da. Onun resmini bulamasam da şu var;

Tefillin Barbie - Illuminati - Lady Gaga Üçlüsü

Esoterik Okült Cemiyetler paranoyaları ve komplo teorileri üretgeci  VC'yi ( The Vigilent Citizen) okurken bir kaç bağlantı ve merak içinde yapılan Google aramaları sonucu kendimi Musevi Kadınlar Aşivi'nde buldum (Jewish Woen's Archive). Yahudilikte kadın ve erkeklerin rolleri konusunda Tefillin'i kadınların da dolaması konularında gezinen bir eğitimsel dokümana ulaştım. Buradan yakın;

Bütün bunlar nereden esti derseniz; 2009 Video Müzik Ödülleri'nde LAdy Gaga'nın şovundaki masonik semboller ve okült göndermelerle ilgili bir kaç bir şey okumak arayşındaydım. Derken Vigilent Citizen'ın olayı büyük bir zeka ve genel kültüre ek olarak oldukça rahatsız edici bir paranoya, dar bir görüş açısı ve über bir provakasyon ile incelediğini farkettim; The 2009 VMAs: The Occult Mega-Ritual

Bu kaynakta Madonna'nın bir klibinde Tefillin kullanması için de şunlar deniyor;Later in the video we see Madonna winding leather straps around her left arm in the exact same format and style as holy tefillin are worn by religious Jewish men...This act of hers is pure sacrilege.-Rabbi Ariel Bar Tzadok

Yeri gelmişken, şimdiye kadar ki en iyi Video Müzik Ödülleri performansı olduğunu düşündüğüm videoyu da buradan izleyebilirsiniz. Britney-Madonna öpüşmesini oldukça başarılı bulduğumu zamanında hatırlayıp tekrar izleidm, ama bu şov ile karşılaştırılamayacak kadar sönük kalıyor.

İsmimden ayrı, Halimden gayrı

Kişisel blog tehlikeli bir şey, eğer adınız sapınız ortada ise. Hele bir de kariyer, iş-güç, ilişkiler; bunları ayrı tutmak istiyorsan durum daha da karmaşık bir hale geliyor. E bu durumda ben de sadece bazı yerlerde paylaşacağım bir şey yaptım.

Sadece yeni girdiler değil, arada diğer mecralarda yazdığım şeyleri de buraya taşıyacağım.

İsime gelince; Road Kill; uzun yolda arabayla çarptığımız hayvanlar oluyor. Son 5 sene içinde hiç bir yerde aralıksız olarak 8-9 ay bile yaşamamış biri olarak sanırım hayatımdaki çoğu şey benim için "road kill"; zira ben bile canlı çıkamıyorum. Bir bilgisayar oyunu gibi her seferinde başka bir ülkede oyuna yeniden başlıyorum.

Bazen ise farlarıma yapışmış da olasalar tavşanların anlatacağı güzel şeyler oluyor.